yanlış
adamlar
yanlıştı
yargılarken gün ışıklarını
taze kan
FIŞKIRDI
tüyü bitmemiş yetim sineklerin
kanlı koca kanatlarından
biber parçaları...
haykırdı biri:
bana bakın
ateş yakın
küpe takın
kavurun
yanlış adamların
doğruya bulanmış
yalancıl kaygılarını...
tabelaların telefonları
vurduğu bir geceydi
içlerine doğan
yalnızlık kudurmuş
yukarı oturmuş
bir parça doğruluk
ve yanlış adamlar
şimdi yine
bir korkuluk
korkuluk
korku
kork
kor
ko... |