|
Ne yalan söyleyeyim; ekranın başına otururken bu kadar
etkili bir film izleyeceğimi tahmin etmiyordum. "Ölüm",
"ahiret", "öteki dünya", "günah", "kabir azabı" gibi
kavramlara öteden beri olan merakım ve bütün bu
kavramların bir korku filminde buluşturulmuş olması
konuya ilgimi çekti ve bu Endonezya filmini izlemeye bu
şekilde karar verdim. İyi ki de karar vermişim; zira
izlediğime çok memnun oldum.
Endonezya sinemasını daha önce izlediğim birkaç
-genellikle duygusal- yapımla tanıyorum ve -izlediğim
örneklerden yola çıkarak- bizim sinemamıza ve
kültürümüze de yakın buluyorum. Bu itibarla, Endonezya
filmlerini içinde barındırdığı samimiyet ve sıcaklık
nedeniyle sevdiğimi söyleyebilirim. İşte Joko Anwar'ın
yönettiği ve Endonezya sinemasının son dönem korku
filmleri arasında dikkat çeken bir yapım olan 2024 yılı
yapımı "Siksa Kubur" da, bizim ahiret / inanç / ölüm /
kabir konularındaki inanç, düşünce ve kültürümüze yakın
duran, bu nedenle de sıkmayan, çabuk gelişen, belli bir
temposu olan ve elbette -özellikle son sahnelerinde-
korku duygusunu izleyiciye geçirmeyi başarabilen bir
film...
Film, iki kardeş olan Sita ve Adil'in hikâyesini
anlatıyor. Genç yaşta ebeveynlerini bir intihar
bombacısının saldırısında kaybeden kardeşler, bu
travmatik olayın ardından mezar azabının gerçek olup
olmadığını araştırmaya başlıyorlar ve olaylar da böyle
gelişiyor.
Filmin tema ve konusunun yanında, görsel tavrının da
beni içine çektiğini söylemem gerek. Film, özellikle ilk
bölümünde güçlü bir görsel anlatım sunuyor. Örneğin
Sita'nın kırmızı başörtüsü sahnesi, dini ve ahlaki
sorgulamaları simgeleyen etkileyici bir görsel metafor
olarak öne çıkıyor. Böylece yönetmen Joko Anwar'ın
simgeleri, görselliği, metaforları ve elbette psikolojik
korku unsurlarını ustalıkla kullanarak izleyiciyi de
filmin içine çektiğini ve düşündürdüğünü görüyoruz.
Aslında Siksa Kubur, yavaş ilerleyen bir tempoya sahip
gibi görünüyor; ancak -yukarıda da belirttiğim gibi-
konunun ilgi çekici olması, işlenen kavramların bizim
inanç ve kültürümüze yakın durması ve özellikle konu
ilerleyip açıldıkça ve son bölümlere doğru gerilim
arttıkça, film izleyiciyi kendi içine daha da çok
çekiyor ve -elbette bana göre- keyifli bir seyir zevki
sunuyor.
Eğer dini inançlar ve ahlaki değerler üzerine
düşündüren, aynı zamanda korku türünün iyi bir örneği
olmaya çalışan bir film izlemek istiyorsanız ve "ölüm",
"kabir hayatı", "kabir azabı" gibi konulara da ilgi
duyuyorsanız bu filme bir göz atmanızın fena
olmayacağını düşünüyorum...
|
