BİR MANYAĞIN HATIRA DEFTERİNDEN (ŞİİR[İMSİ]) - Yazan: gitarisyen

gitarisyen

Aşk şarkıları söylemeyi bıraktığımız gün

her şeyimizi yitirdik biz. İşte o yüzden

hep aşk şarkıları söylüyorum.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

BİR MANYAĞIN HATIRA DEFTERİNDEN

 

(manyaklar manyak mıdır gerçekte?)

          "bir kedi gördü akşam
          sırtına tekme vurdu
          kedi yüzünü dönüp
          onun gözünü yuttu
          içgüdü dışgüdü
          eşittir tırnak
          bir mekanizma bu
          parçalamak
          sadece parçalamak..."

onbir şubat bilmem kaç
karlı bir YAZ gecesi
oturmuş bir köşeye
anılarımı yazıyorum
elimde bir bardak
içinde
insan kanı:
     İÇİYORUM

şeytanıma kendimi sunuyorum
ve bulamayacağımı bilerek
ben yine
yine yine
ORİTAKA'yı arıyorum.

o mu ne?... o
o sen o ben o biz
o gözlerimiz ellerimiz
sırtında milyon bıçak
sası sası duran
...kendimiz
               kendimiz....

her şey önce başladı
ve küçükken
ben küçük bir çocukken
topumu çaldı bir deli
kafama İNDİ yağmur
yüreğimdeki çamur
ben büyürken büyüdü
ve büyüdü
ISINDIM
DOLDUM...

ve kendime kurallar koydum
sınırlamak için
özgürlüksüz özgürlüğümü
ve büyüdüm
MÜ acaba
               acaba....X....

işte bu yazı gibi

kuşlar girdi
sevdiğimin dölyatağına
acılar çektim
acılar...acı...a...

ve ben kestim
bir canın
sidik torbasını
ve kestim yaşamayı
bulunca iğrençlikle dolu
güzelce yaşamayı
koştum
kendime kendime

mutluydum artık
alınca kanın tadını
elimde bir yastık
boğarak
her gece bir kadını
parfüm dolu gecelerin
içinde yaşıyordum durmadan...

"al bu idrarı
tahlile götür"
- İÇMEK
"sen tahlile götür"
- AMA İÇMEK
"tahlil ettir
sonra
tüm güzelliklere
onu içir...?..."

bir kadının bedeni
mavzerdi bana
çocukla yüklü karnı
top tüfek
ve göğüs uçlarını
mermi farz ederek
kendimi savundum
          yemin ediyorum
kendimi savundum
ve bunlarla
yıllarca avundum

ben tavuktum horozdum
ama ORİTAKA
sen domuzdun
SEN DOMUZDUN...

anasıyla seviştim gecelerin
ve içindeyken
delinmiş bir hücrenin
dişlerim gıcırdadı
kırıldı bir ikisi
zaten
ön iki dişimi de
ben çıkardım
oraya takmak için
yaşamımı

ve taktım da...

bir gece sokağa çıktım
ağlayan
çocuklar gördüm
güldürdüm onları
bir tanesi gülmedi
onu da ben öldürdüm
o içimdeydi
içimdeyken öldürdüm

sen de oradaydın ORİTAKA
yalnızca güldün bana
ne vazgeçirdin beni
ne yardım ettin...

ah bir yakalasam seni
ellerini yalasam
kırsam kemiklerini
biliyorum: sen yoksun ki
ismini bile ben koydum
ama sen doğmadın
seni ben doğurdum
ah
kızdım buna da
ISINDIM ISINDIM...x...

seni ben doğurdum
beni sev
sev bu yüzden
ben ölümü sevdim
beni "o" doğurdu
o yüzden bir gece
yaşamla onu öldürdüm
açıp ciğerlerini
kalbini çıkarıp
kendi ağzıma gömdüm

yaşamım doğurdu beni
o tohum verdi ölüme
bir gece
aah ooh
ve ben oldum
ben doğdum ORİTAKA
beni sen doğurmadın
seni ben doğurdum...

küçükken
çok severdim
atların doğurmasını
doğan tayları tekrar
içeriye
anasının
karnına tıkardım
bu sayede
çok hayvanı
çok hayvanı
ben kurtardım.

beş kardeşim vardı
hepsi öldü
neden?...

     kimse
          ama kimse
               benden kuşkulanmadı...

tıktım onları
birbirlerinin ağzına
bir gece
tuvaletten çıktı
birinin eli
o kadar güzel
o kadar lezzetli
hiç bozulmamış
parmakları
sırf etti...

ben yapmadım:
ORİTAKA'ydı
aynanın içinden
hep bana emretti

"aah yapma anne
ona vur
o yaptırdı bana
bana vurma
vurma..."

o günden sonra
"o"nu ne zaman görsem
hep
korkumdan
içime kustum
tertemiz
ve ılık------------

aaaaaaaaaaahhhh
siz biliyorsunuz
ben yapmadım bunları
istemedim
"o" yaptı
hep "o"...

ve bir gün
içimden çıktı gitti
karnımı yarıp
arkasında
onlarca ölü
yüzlerce çocuk
hepsi de
sindirilmiş
yenilmiş
insanlar bırakarak...

peki ya ben
ne arıyorum burada
dört duvar
etrafım dört duvar
çıkarın beni buradan
daha dışarıda

İNSANLAR VAR

     İNSANLAR VAR

          İNSANLAR VAR...

 

Site Tasarımı: gitarisyen © 2011