|
"Abi, bu nedir ya?" ve "Nasıl bir zekânın ürünüdür bu
film?" sorularının film boyunca oğlumla ikimizin
ağzından dökülmesine sebep olmuş filmdir kendileri...
Rus yönetmen Georgi Daneliya'nın hem yazdığı hem de
yönettiği filmi hangi kategoriye sokacağımı bilemedim.
Bilim-kurgu ve komedi olarak ön plana çıkıyor ama aynı
zamanda psikolojik, siyasal ve hatta mitolojik bir film
olma özelliği de barındırıyor bana göre.
Filmi oğlumla birlikte 3 güne bölerek izledik. Ama her
gün izlediğimiz kısımdan sonra bir sonraki akşamın
gelmesini sabırsızlıkla bekledik. Bilim-kurgu olmasının
yanında görsel bir ilkellik taşıyan ve toplumsal kast
sistemlerine gönderme yapan film; gerek mekânlarıyla,
gerek mimarî üslubuyla ve gerekse oyuncuların yüzüne
yapışan (kurnazlıklarının altında yatan) o masum, saf ve
aptalımsı ifadelerle beni bir yandan güldürüp bir yandan
düşündürmeyi başardı.
Burada benim bu yorumumu görenler için şimdi iki ihtimal
var:
1-) Ya filmi izlemeyecekler,
2-) Ya da filmi izleyecekler.
Filmi izlemeyecekler için sorun yok. Ancak benim
tavsiyeme uyup bu filmi izleyecekler için filmi
izledikten sonra yine iki ihtimal var:
1-) Ya bana kızıp, iki saatlerini bu anlamsız film için
geçirdiklerine yanacaklar,
2-) Ya da filmi çok sevip bana dua edecekler.
Filmi çok sevip bana dua edecekler için yine iki ihtimal
var:
1-) Ya zevkli bir seyirlik izlemiş olarak filmi
dağarcıklarına kaydedecek ve o şekilde bırakacaklar,
2-) Ya da (benim yaptığım gibi) film hakkında
internetten araştırma yapıp, bu konuda yazılmış onlarca
makaleyi, övgü dolu sözleri ve yorumları okuyacaklar.
Ama sevseniz de sevmeseniz de bu filmin farklı bir
deneyim olacağı konusunda garanti veriyorum.
NOT: Filmin bir de bir taraftan insanın
sinirlerine dokunan bir taraftansa hoşnutluk uyandıran
biteviye bir müziği var. (Hatta müziğin olduğu çoğu
sahnede bizim kapı zili çalıyor sandım.) :) |