|
Belgeseli izledikten sonra kendi kendime "Acaba bu güzel
belgeselin çevirisi bunca yıldır neden yapılmadı?" diye
sorduğumda cevabını bulmam da zor olmadı. Zira
belgeselin İngilizce kaynak alt yazısının satır sayısı
2100'dü ve (sanırım hem hukuki terimlerden hem de teknik
çekincelerden dolayı) çevirisini yapmak epey zahmetli
bir işti. Üstelik belgeseli izlediğim zaman anladım ki;
alt yazı dosyasındaki 2100 satır bile eksik hâliyle bu
şekilde duruyordu. Çünkü belgeselde filmin içine gömülü
(genellikle telefon görüşmelerinin olduğu) bir sürü
konuşma daha vardı ve bunlar alt yazı dosyasının içine
koyulmamıştı. Düzgün, doyurucu ve belgeselin hakkını
veren bir çeviri yapmak için, çeviriyi yapan kişinin bu
satırları da alt yazı dosyasına eklemesi ve ayrıca
çevirisini yapması gerekiyordu. Tabii bu, filme gömülü
yazıların başlangıç ve bitiş noktalarını, sürelerini,
devamlılıklarını, geçişlerini ayarlamak ve hatalarını
gidermek için üzerinde çalışarak önce kaynak alt yazı
dosyasına ayrı ayrı yerleştirmek, sonra da çevirisiyle
uğraşmak demekti. Üstelik filme gömülü bu İngilizce alt
yazıların referans aldığı konuşmalar bazı yerlerde alt
yazıyla uyuşmuyordu. Bu yüzden de bazı yerleri
dinleyerek alt yazı dosyasına eklemek gerekiyordu. Sonuç
olarak bu şekilde internette de mevcut olan İngilizce
kaynak alt yazıya en az 150 satır daha eklenecek ve
çalışma tamamlandığında kaynak alt yazı dosyası
(dolayısıyla çevirisi yapıldıktan sonra Türkçe alt yazı
dosyası) 2300 satıra yaklaşacaktı. İşte çeviriyi yapmayı
düşünen kişiler sanırım bu sebeplerden dolayı uzun
yıllar boyunca bu işten uzak durdular.
"Acaba ben bu işi kıvırabilir miyim?" diye sordum
kendime ve cevabım "Bir deneyelim bakalım!" olunca,
kolları sıvayıp işe koyuldum. Önce "YouTube" sürümü
üzerinden yapmaya başladım çeviriyi. Yukarıda saydığım
sebeplerden dolayı İngilizce kaynak alt yazının da
eksiklerini tamamlamak, filmdeki her konuşmayı, her
yazıyı, her ibareyi kaynak alt yazıya eklemek ve
çeviriyi bu şekilde yapmak gerekiyordu. Bir yandan
kaynak alt yazı ve çeviriyle uğraşırken bir yandan da
çeviriyi daha yetkin kılabilmek adına konu hakkında
araştırmalar yapıyor, notlar alıyor, haritalar
çiziyordum. (Bu çalışmalarımdan birinin fotoğrafını
aşağıya ekledim.) Bu arada belgeselin bulabildiğim diğer
sürümlerini de indirip, onların da kaynak alt yazılarını
hazırlamak ve çevirilerini yapmak ihtiyacı hissettim.
Böylece belgeseli izlemek isteyenler, istedikleri sürüme
göre hazırlanmış alt yazıyla izleyebileceklerdi. Sonuçta
"VoMiT", "PublicHD", "MVGroup" ve daha önceden elimde
bulunan "YouTube" sürümüyle birlikte 4 ayrı sürüm
üzerinde çalışmaya başladım. Bu vesileyle kaynak alt
yazının eksiklerini giderip, çeviriyi tamamladım ve bu 4
ayrı sürüme göre hazırlanmış olan 4 Türkçe alt yazıyı
huzurlarınıza çıkardım.
Biraz önce değindiğim gibi; çeviriyi yaparken filme
gömülü olduğu için kaynak dosyada yer almayan alt
yazıları ve alt yazıya aktarılmamış bazı konuşmaları
İngilizce kaynak alt yazıya ekledim. Bunların başlangıç
ve bitiş sürelerini ayarlamak, senkronlarını yapmak,
öncesi ve sonrasındaki satırlarla etkileşimini sağlamak
gerçekten zamanımı aldı. Tabii sonuç olarak mevcut
kaynak alt yazı dosyası ve çevirideki satır sayısı
2100'den 2300'e çıktı. Ama sonuçta epeyce kolayladım ve
içime sindi.
Çeviriyi yaparkenki en büyük zorluklardan biri de
(Sanırım bu, belgeseli izleyenleri de zorlayacaktır.)
filmde sürekli konuşma olması ve konuşmalar arasında
neredeyse bir saniye bile boşluk bulunmaması.
(Belgeselin ortalarında bir yerde yaklaşık 10 saniyelik
bir boşluk var, çeviriyi yapmak için filmi defalarca
izler ve kontrol ederken o kısma geldiğim her seferinde
kendime biraz mola verip nefes alabiliyordum.) :) Doğal
olarak konuşmaların fazlalığı alt yazılara da yansımış
bulunmakta ve alt yazıları okumak için bazen biraz acele
etmek, hızlı davranmak gerekiyor. Gerçi ben
olabildiğince saniye / salise ayarlamaları yaparak alt
yazıların gözükme sürelerini uzun tutmaya çalıştım ama
yine de belgeseli izlerken alt yazıları okuyabilmek için
bazı yerlerde filmi durdurmanız gerekebilir.
Çeviriyi yaklaşık bir ay boyunca gerçekten severek,
konuları araştırarak, zevk alarak yaptım ve umarım
sizler de severek izlersiniz. |