|
Zagor... Çocukluğumun / ilk gençliğimin vazgeçilmez
çizgi romanlarından biri... Nasıl da bayilere koşardık
yeni sayısını almak için her hafta! Bazen de (hatta çoğu
zaman) paramız olmazdı ve biz mahallenin çocukları
değiş-tokuş yapardık elimizdeki Zagor'ları... (Sadece
Zagor mu? Red Kit'ler, Tom Miks'ler, Teksas'lar,
Jeriko'lar, Kızılmaske'ler, Mandrake'ler elden ele
dolaşırdı hep.) Her macerasında adeta büyülendiğim Zagor
sadece Darkwood Ormanı'nda kötülere karşı savaşmaz,
bazen sürrealist maceralara da karışırdı. Büyücüler,
hayaletler, çılgın bilim adamları, hatta uzay bile
Zagor'un maceralarında yer alırdı. Ona bu güzel
maceralarında yemekten başka bir şey düşünmeyen tombul
dostu Çiko da eşlik ederdi. Evet, Çiko'nun karnı hep
açtı, ama Zagor'u da neredeyse her zor durumdan kurtaran
oydu. Uzun sözün kısası; çocukluğumdaki yeri başkaydı
Zagor'un...
Zagor'un (hatta diğer çizgi roman kahramanlarının
çoğunun) filme alınmayışına hep üzülüp dururdum. Şöyle
iyi bir bütçeyle, iyi oyuncularla ve tekniklerle müthiş
bir Zagor filmi yapılabilirdi. (Aslında 1970 ve 71
yıllarında Türkiye'de Zagor filmleri yapılmıştı. Sadece
ismi Zagor olan ama Zagor'la hiçbir alakası olmayan 1970
tarihli filmi saymazsak, Nisan Hançer'in yönettiği ve
başrolünde Levent Çakır'ın oynadığı 1971 yılı yapımmı "Zagor
- Kara Bela" ve "Zagor - Kara Korsan'ın Hazineleri"
filmleri de renkli çekilmemişti.) İşte bu yüzden,
geçenlerde YouTube'da çekilmiş ilk renkli "Zagor / Chief
Without Tribe" filmini görünce çok şaşırdım ve sevindim.
Bir grup amatör Zagor hayranı Sırp yapımcı ve oyuncu bu
filmi sıfır bütçeyle çekmişlerdi ve üstelik filmin dili
Sırpça olmasına rağmen videoya gömülü İngilizce alt
yazısı da vardı.
Bunu görür de, durur muyum? Hemen filmi YouTube'dan
indirip, videoya gömülü İngilizce alt yazının yardımıyla
çevirime kaynak olması için İngilizce alt yazı dosyasını
hazırladım. Sonra da bu kaynak alt yazıdan yararlanarak
filmin Türkçe çevirisini yaptım.
Her ne kadar filmi izleyecekler çok üstün bir görüntü
kalitesiyle karşılaşmayacak olsalar da; Zagor çizgi
romanının ruhuna bağlı kalan filmin onlara keyif
vereceğini düşünüyorum. Zira filmde Zagor ve Çiko aslına
olabildiğince bağlı kalarak resmedilmişler. Darkwood
Ormanı'nı iyi yansıtmışlar, Zagor'un balta kullanışına,
kızılderililerle ilişkilerine, Çiko'nun yemekle ilgili
esprilerine ve kostümlere önem vermişler. Her ne kadar
biraz bağıra çağıra konuşsalar da, oyuncular da fena iş
çıkarmamışlar.
Çeviriye gelecek olursam; filmin Türkçe çevirisini
yaparken çocukluğumun saf Zagor'unu yine o naif hâliyle
bıraktım. Filmde ve İngilizce kaynak alt yazıdaki
küfürlü konuşmaların bizim zamanımızdaki çizgi
romanların ve Zagor'un ruhuna yakışmayacağını
düşündüğümden ağır / küfürlü sözlerin hiçbirini
çevirimde kullanmadım. Gençliğimde okuduğum Zagor çizgi
romanlarındaki o saf, yumuşak, naif sövgü sözcüklerine
olabildiğince sadık kalmaya çalışarak, çeviride sadece
"lanet olsun", "kahır bela", "alçak", "pislik",
"aşağılık" gibi kelimelere yer verdim. Umarım beni
anlayışla karşılarsınız. (Ama ne yapayım, Zagor'dan ya
da Çiko'dan, hatta çizgi romandaki kötü adamların
hiçbirinden hiçbir Zagor macerasında kötü / ağır küfür
duymadım ki ben!)
Bu kadar gevezelikten sonra, sonuç kısmına gelecek
olursak; umarım zevk alarak izlersiniz. |